Burun estetiği operasyonları, hoşluk algısının fazla tesir altında kalması nedeniyle aldatıcı ve doğal olmayan sonuçlara yol açabiliyor. Bu sorunun önüne geçebilmek için süreçlerin bireye özel uygulanması değer taşıyor. Operasyon sonrası hakikat nefes almayı sağlayan, doğal ve hoş bir burna sahip olmak, günümüzde burun estetiğine bakışı yansıtan iki kıymetli faktör. Burnun estetik süreci yapılmamışçasına doğal görünümü için ne kadar değiştirilmesi gerektiği ise kişinin yüzünün uzunluğu, genişliği, alın, kaş ve çene yapısı ile elmacık kemiklerin durumu ve deri kalınlığı üzere özelliklerine nazaran belirleniyor. Burada, doğal oran ve açıların değeri devreye giriyor. Tüm bu detaylar, hekim ve hastanın karşılıklı konuşarak kişinin yüzüne en uygun burnun belirlenmesiyle oluşuyor.  

Memorial Şişli Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Şenol Çomoğlu, burun estetiği (septorinoplasti) hakkında sık sorulan soruları yanıtladı. 

“Ameliyat sonrası çok ağrım olur mu?”

Septorinoplasti ameliyatları sonrası ağrı genelde beklenmez. Hafif sızılar dışında ağrı kesici gereksinimi hissettiren ağrılar nadiren olur ve birinci üç dört gün sonrasında pek görülmez. Yeniden de hekiminiz size, bilhassa birinci günlerde kullanacağınız ağrı kesicileri reçete edecektir. 

“Ameliyat sonrası şişlik ve morarma olur mu, olursa ne kadar sürer?”

Evet, göz etrafında şişlik ve morarma olması olağandır. Birden fazla vakit çok hafif olsa da bazen besbelli boyutlara ulaşabilir. Bu şişlik ve morarmanın azalması ya da olmaması için hekiminiz sizi birtakım tedbirler konusunda uyaracaktır. Bu şişlik ve morarmalar çoklukla bir-iki hafta içinde tama yakın geçecektir.

“Tamponların çıkarılmasından korkuyorum, canım yanar mı?”

Çok evvelden kullanılan burun tamponları nedeniyle halk ortasında tamponlara karşı bu türlü bir önyargı olsa da, yeni kuşak burun tamponları yumuşak tıbbi silikon yapıdadır. Bulundukları sırada da çıkarılırken de hastanın canı yanmaz.

“Ameliyat açık mı kapalı mı yapılmalı? Bu tekniklerin ne farkı var hangisi daha yeterli?”

Rinoplasti, temelde kapalı ve açık olarak 2 farklı yaklaşımla yapılmaktadır. Açık yaklaşımda burun alt kısmına 1-2 milimetrelik bir kesi yapılır ve cilt kaldırılarak doku hakimiyeti daha fazla olacak formda ameliyat gerçekleştirilir. Kapalı yaklaşımda ise bu cilt kesisi olmaz, kesiler burun içine yapılır ve ameliyat oradan uygulanır. İki yaklaşımın kendilerine ilişkin bir ekip avantajları olsa da düzgünleşme vakti, ödem, morluk vb. bahislerde birbirlerine üstünlükleri yoktur. Ameliyatın hangi yaklaşım ile yapılacağı, tabibin deneyimi kadar kişinin burnundaki sorunlar ve bunlara uygulanacak süreçler ile de bağlantılıdır.

“Burnumun uygunlaşması ne kadar sürer?”

Burnunuzun tam manası ile uygunlaşması ortalama bir yıl sürer. Bu mühlet yaşınız, cinsiyetiniz, varsa kullandığınız ilaçlar ya da öbür hastalıklarınız, cilt tipiniz üzere birçok faktöre bağlı değişir. Bazen 6-8 ay üzere bir müddette tamamlanabileceği üzere bazen de iki yıla kadar uzayabilir. Natürel ki bu müddet boyunca yeni ameliyattan çıkmış üzere olmazsınız, değişim epeyce yavaş olduğu için vakte yayılır. Ortalama 3-4 hafta içinde burnunuz yeni formunu almış olacaktır.

“Burnum çöker mi, burun çökmesi nedir?”

Burnun yandan bakıldığında uç kısmında ya da sırtında rastgele bir nokta düşünün, bu noktanın yüze olan uzaklığına “projeksiyon” denir. Burun uygunlaşması tamamlanırken geçen müddet içinde ödemler geçip burun yavaş yavaş yavaşça küçülür ve yüzle uyumlu hale gelir; bu genelde “burnun oturması” olarak bilinir ve öngörülen bir projeksiyon düzelmesidir. Lakin projeksiyon azalması öngörülen ölçüden çok daha fazla ve öngörülen burun bölgesinden farklı bir yerde ortaya çıkarsa bu durum halk ortasında “çökme” olarak söz edilen projeksiyon kaybı manasına gelir. Bunun temelde iki sebebi olabilir; birincisi ameliyatla, ikincisi ise ameliyat sonrası ile ilgilidir. Burnu bir binaya benzetirsek, septorinoplasti operasyonu bu binayı güzelleştirirken bina içindeki odaları genişletme ameliyatıdır. Nasıl ki binayı ayakta tutan kolon ve kirişler varsa burunda da misal takviye alanları bulunur. Ameliyat sırasında bu alanların korunmasına ya da desteklenmesine azami itina gösterilmelidir. Ameliyat sonrasında ise hastalar bilhassa erken devirde burunlarına darbe gelebilecek ve bu dayanak alanlarını riske edecek durumlardan uzak durmalıdır.

“Burun deliklerimin karşıdan görünmesinden korkuyorum, çok besbelli olur mu?”

Bu durum burun ucunun gereğinden fazla kaldırıldığı durumlarda ortaya çıkar. Ameliyat sırasında burun doğal açılar ve uzaklıklara kavuşturulmalı, bu doğal ölçüler aşılmamalıdır.

“Yüzüme nasıl bir burnun uygun olduğuna nasıl karar verebiliriz?”

Bu süreçte hekiminizle, burnunuzda rahatsız olduğunuz ve sevdiğiniz yerleri, süreci ve ülkü burun oranlarını konuşmanız çok kıymetlidir. Simülasyon programları size bir fikir verebilse de her vakit net sonucu göstermeyecektir. Zira burun ameliyatlarında sonucu belirleyen temel faktörlerden biri olan cildin yapısı yani kalınlığı ya da inceliği olabilmektedir. Simülasyon programı sonucunda gördüğünüz burundan daha doğal ve hoş bir burnunuz olabileceği üzere gerçekleşmesi teknik olarak mümkün olmayan bir beklenti içine girmemeniz için hekiminizin gerçek kıymetlendirme yapması çok kıymetlidir. En sağlıklı prosedür, süreci hekiminizle irtibat halinde yürütmenizdir.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı